1949 yılında siyası sebeplerden dolayı Fransa’ya gelen Türk fotoğraf sanatçısı Fahri Petek’in 1950’lerde sürgünde yaşayan Türk sanatçı ve entelektüellerinin günlük yaşamını ortaya koyan fotoğrafları ile düzenlenen « Sürgünün Ötesinde – 1950’lerin Küçük Türkiye »’si adlıyla düzenlenen serginin açılışı yapıldı. Nazım Hikmet, Yaşar Kemal, Abidin Dino, Güzin Dina, Avni Arbaş, İdil Berat, Mübin Orhon gibi yolu Paris’ten geçen sanatçı ve entelektüellerin portrelerinde oluşan sergi, 23 Kasım 2024 tarihine kadar devam edecek.
Başkent Paris’in 10. İlçe Belediyesi, 2010 yılında yaşama gözlerini yuman Türk bilim insanı ve fotoğraf sanatçısı Fahri Petek’in eserlerinden oluşan bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Açılışı önceki gün yapılan sergide 1949 yılında eşi Neriman Petek ile geldiği Paris’te sürgün hayatı yaşayan Türk sanatçı ve entelektüellerin günlük yaşamlarını objektifine yansıtan Fahri Petek’in siyah beyaz fotoğraflarının sanat severlerin beğenilen sunulduğu sergi 23 Kasım 2024 tarihine kadar devam edecek.
10. Paris Belediyesi’nin tarihi binasında yapılan serginin açılışına çok sayıda sanat sever katıldı. Uzun süre Paris’te hizmet veren Elele Derneği’nin kurucusu olan kızı Gaye Petek tarafından “Sürgünün Ötesinde: Fahri Petek’in Objektifinden 1950’lerin Küçük Türkiye’si” başlıklı sergide, ünlü fotoğrafçının nadir kareleri gün yüzüne çıkıyor.
Sergide, Nazım Hikmet, Yaşar Kemal, Abidin Dino, Güzin Dina, Avni Arbaş, İdil Berat, Mübin Orhon gibi, kimileri sürgün kimileri dönemin baskılı siyasal havasını geride bırakmak için gelen Türk sanatçı ve entelektüellerin portreleri yer alıyor. İlk bakışta sıradan günlük hayatın kareleri şeklinde göze çarpan ancak dikkatli bakıldığında bir döneme damga vuran isimlerin yansıtıldığı kareler dışında Fahri Petek’in oto portreleri ile ailesinin fotoğrafları da sergide yer alıyor.
Fahri Petek, 1922 yılında İstanbul’da doğmuş, 1949 yılında politik sebeplerle Paris’e sürgün edilmiştir. Bir biyokimya doktoru olan Petek, sinema ve fotoğrafçılığa duyduğu tutku ile Paris’teki sürgün hayatını belgelemiştir. Ailesinin günlük yaşamını ve kendisi gibi sürgünde olan sanatçı, şair ve yazar dostlarının portrelerini çekerek, adeta 1950’lerin Türk entelektüel çevresinin bir panoramasını yaratmıştır.
Bu eşsiz kareler, Paris’te ilk kez sergileniyor. Sergi, 1950’lerin Paris’inde Türk entelektüel ve sanatçı topluluğunun yaşadığı zorlukları ve dayanışmayı gözler önüne seriyor. O dönemde “Küçük Türkiye” olarak bilinen Paris’in 10. bölgesi, Petek ailesinin Boulevard Saint-Martin’deki mütevazı çatı katında toplanan bir diaspora merkezi haline gelmişti. Bu çatı katı, sanatçılar ve düşünürler için bir buluşma noktası olmuş, kültürel ve entelektüel paylaşımlar bu küçük odada hayat bulmuştur.
Fahri Petek’in objektifi, bu canlı ve mücadeleci topluluğun ruhunu yakalamayı başarmıştır. Onun fotoğrafları, sadece o dönemin insanlarını ve hikayelerini değil, aynı zamanda Paris’in 10. bölgesinin Saint-Martin Kanalı’ndan Grands Boulevards’a kadar olan bölgesini de o dönemin atmosferiyle yeniden canlandırıyor. O dönemin ip cambazları, sokak satıcıları ve sıradan insanlarının yer aldığı bu fotoğraflar, sadece kişisel hikayeleri değil, aynı zamanda sürgün olmanın zorluklarını da yansıtıyor.
Sürgünün fotoğrafçısı olarak anılan Fahri Petek, 10. bölge ile olan bağını hayatının sonuna kadar koparmamıştır. Kızı Gaye Petek, yıllar sonra Rue Martel’de ELELE – Türkiye Göç ve Kültür Derneği’ni kurmuş, bu dernek 2010 yılına kadar faaliyet göstermiştir. Derneğin kapanış töreni, dönemin Belediye Başkanı Rémy Féraud ve Alexandra Cordebard’ın ev sahipliğinde, 10. bölge Belediye Binası’nda düzenlenmiş ve Fahri Petek, kapanışın ardından fotoğraf makinesini son kez kullanmıştır. Bu olaydan birkaç ay sonra hayata gözlerini yuman Petek, Paris’in 10. bölgesi ve sürgün hayatıyla izlerini bıraktı.